The Notebook (2004) filmini izlemeyen yoktur sanırım diye düşünüyorum. İzlememiş olanlar varsa arkadaşlar bence hemen izlemelerini tavsiye ederim. The Notebook denilince bende hemen bir duygulanma başlar, çünkü yok böyle bir film ya. Etkisi altında kaldığım filmlerden bir tanesi. Hatta kız kardeşim filmi izledikten sonra gece rüyasında bile filmi gördüğünü söylemişti :) Ne kadar çok etkisinde kaldıysa artık :) Annem zaten balık burcu, belgeselde bile ağlar, hiii aslan geyiği yakalayacak, ahaa yedi.. Başlar hemen ağlamaya, abartmıyorum :) Neyse asıl konumuza dönelim :) The Notebook (Not Defteri) filminin başrol oyuncularından Ryan Gosling'in, Emma Stone başrollerini paylaştığı bir film Aşıklar Şehri (La La Land). Los Angeles'da caz piyanisti Sebastian (Ryan Gosling) ile oyuncu Mia (Emma Stone) arasındaki romantik ilişkiyi anlatıyor film. Daha izlemedim çünkü 2 Aralık 2016'da sinemalarda olacakmış ABD'de. Yurt içinde ne zaman sinemaya gelir bilmiyorum Türkiye'ye. Ama fazla beklenilmez hemen gelir diye umuyorum. Ama kesinlikle harika bir filmdir, çünkü filmlerine bayıldığım Ryan Gosling oynuyor :) Tabii ki yönetmen Damien Chazelle'nin de hakkını yememek gerek. Ne demişler yiğidi öldür, hakkını yeme :) Filmden bahsetmişken unutmadan not yazayım, Ryan Gosling'in kendi sesiyle söylediği filmin bestesi var, City Of Stars adında. Mutlaka dinleyin, insanda bir rahatlama oluşuyor. Ve balkona çıkıp, bunu bir de gökyüzüne bakıp dinlediğinizde kulaklık eşliğinde ne demek istediğimi anlayacaksınız :) Film sinemaya geldiğinde ilk gün hemen koşturup izlemeye gideceğim, yine size buradan film hakkında yorumlarımı eklerim arkadaşlar.
Film tavsiyesi verecek olursam bu film dışında Jim Sturgess ve Anne Hathaway'in başrollerini paylaştığı 2011 yapımı One Day (Bir Gün) filmi. Beni hüngür hüngür ağlatab filmdi, tabii herkesin filmlere karşı duyarlılığı değişir ama son sahnelerde artık ağlamaya başladım. Muhakkak izleyin derim. Bunun dışında Not:Seni Seviyorumu da izleyebilirsiniz :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder